Utku Cevre

5 Adet Dinlemekten Bıkmayacağım Film Müziği Bestecisi

2000'lerin başında "NTV izlerim, Radikal okurum, Caz dinlerim," mottosu ile ünlenmiş bir "kaliteden anlarım" trendi olduğunu hatırlarsınız. Şimdinin NTV'si o zamandan biraz daha farklı ama kaliteli video içeriklere ulaşmak artık işten bile değil. Radikal gazetesi artık yok ama online içi dolu yayınlar veya haftalık Oksijen gazetesi seçeneği var. Caz hep aynı. Sevenlerine ayıp olmasın ama özellikle canlı izlerken caz gruplarının sırayla solo çaldığı kısımlar, bana sanki şarkıyı aralarına alıp sıra dayağı atıyorlar gibi geliyor. Bir kontrbas vuruyor, bir saksafon, piyanodan bir tekme; bazen şarkı "Yeter artık vurmayın ağabey" deyip yalvarıyor. Caza ısınamadım belki ancak enstrümental müzik, özellikle de klasik müzik, listemin ilk sırasında. Bence klasik müziğin günümüzde iki varisi var. İlki David Guetta, Calvin Harris, Swedish House Mafia gibi house müzik ikonları. Elektronik müzik yapı itibariyle önümüzdeki yüzyıllara pop türevi müziklerden daha kolay taşınabilir diye düşünüyorum. İkincisi ise film ve dizi müzikleri yani soundtrackler. John Williams (John Williams is the Man videosunu keyifle izleyebilirsiniz), Ennio Morricone (Danimarka Ulusal Senfoni Orkestrası'ndan The Good, The Bad and The Ugly'yi dinleyebilirsiniz.) gibi ordinaryüslerin dışında Hans Zimmer (Interstellar), Howard Shore (The Lord of the Rings), Danny Elfman (bilumum Tim Burton filmi) gibi bestecilerin eserlerini olumlu anlamda klasik müzikten ayırt etmek çok zor. Bu yazıda, benim dinlemekten bıkmadığım, besteledikleri müzikler bilinse de kendileri pek bilinmeyen 5 adet film müziği bestecisine yer vermek istedim.

1. Ramin Djawadi

Hans Zimmer'in öğrencisi olan Djawadi, İran asıllı Almanya doğumlu bir sanatçı. Kendisini en iyi Game of Thrones soundtrack'inden tanıyabilirsiniz. Herkesin bildiği başlangıç jingle'ı dışında A Lannister Always Pays His Debts, The Rains of Castamere ve aşağıda video linkini paylaştığım In Light of the Seven da zevkle dinleniyor. Bunlar dışında The Pacific Rim, Clash of the Titans gibi soundtracklerini de öneriyorum.

2. Bear McCreary

Battlestar Galactica'yı sevenler elini kaldırsın. Dizinin 1978 yılında çekilen orijinalinden yıllar sonra 2004'te yayınlanmaya başlayan yeni sürümü, uzaydan gelen robot ırk saylonları insan kılığına sokarak müthiş bir fikre imza atmış ve ortaya dizi görünümlü bir sanat eseri çıkmıştı. Dizinin bu kadar etkili olmasının bir nedeni de McCreary'nin atmosferik müzikleriydi. Sonradan The Walking Dead dizisi ve God of War oyunu soundtrackleri ile de aynı kaliteyi devam ettirdi. Aşağıda sözsüz parçalarından birini değil de Bob Dylan'dan (belki biraz da Jimi Hendrix'ten) harika bir şekilde coverladığı All Along the Watchtower'ı paylaşmak istedim. Öneririm.

3. Eleni Karaindrou

Sinemada Alman Dışavurumculuğu, İtalyan Yeni Gerçekçiliği, Fransız Yeni Dalgası gibi birçok akım, içinde bulunduğu on yılları hem çıktığı ülke, hem de dünya sineması adına etkiler. Orta Avrupa'nın yeni bir söz söylemekte zorlandığı yakın dönemde, İran Yeni Dalgası ile birlikte en çok anılan akım Yunan Garip Dalgası (gerçekten de ismi Greek Weird Wave) ve başı çeken yönetmeni Yorgos Lanthimos. Dogtooth'u ve The Lobster'ı beğensem de, şahsi yönetmen tercihim Costa Gavras ve özellikle Theo Angelopoulos'un içinde yer aldığı bir önceki kuşak olur. Bu kadar sinemadan bahsettikten sonra Angelopoulos klasikleri Ulysses' Gaze ve Eternity and a Day'in soundtracklerini besteleyen Karandirou'nun çoğumuzun duyduğunu tahmin ettiğim şu hüzünlü ve unutulmaz valsine sözü bırakayım.

4. Alexandre Desplat

Wes Anderson filmlerinin ödül anlamında ne kadar fazla es geçildiğine birçok yazıda değiniyorum. Ancak Desplat'ın 2015'te Grand Budapest Hotel'le kazandığı Oscar ödülü, filmin yan dallarda aldığı dört akademi ödülünün en gösterişlisiydi. Desplat, Anderson'ın The French Dispatch, Fantastic Mr. Fox, Moonrise Kingdom gibi filmlerinde de beraber çalıştığı önemli bir besteci ve 2018'de önceki yılın flaş filmi The Shape of Water'la da aynı başarıyı tekrarladı. Bestelerinde oyuncu bir tarz taşıyan Fransız müzisyeni, Mr. Moustafa isimli eseriyle paylaşıyorum.

5. Alan Silvestri

Soundtrack müzisyenlerinin genellikle bir yönetmenle anılması tuhaf değil. Özellikle de üretken yönetmenler, artık sözsüz iletişime girebildikleri bestecilerini kolay kolay bırakmıyorlar. Şahsen en sevdiğim yönetmenlerden olan Robert Zemeckis de ta Back to the Future serisinden itibaren Silvestri ile çalışıyor. En sevdiğim örneği de bir tüyün peşinden gittiğimiz jeneriğine eşlik eden müziğini hatırlayacağınız Forrest Gump filmi. Başrollerinde Tom Hanks ve Robin Wright'ın oynadığı bu harikulade filmden tam otuz yıl sonra, bu ikili Zemeckis'le tekrar bir araya geldi ve modern çizgi roman uyarlaması Here filminde yer aldı. Film şu an sinemalarda gösteriliyor, soundtrack hanesinde ise tabii ki yine Silvestri imzası var. Bu kadar Zemeckis'ten bahsettikten sonra bir sürpriz final yaparak, bestecinin bir başka klasik olmuş eseri, Marvel'in Avengers film müziğini, ilk Avengers filminde ekibin bir araya geldiği unutulmaz sahnenin arka planında duyabilmeniz için paylaşmak istiyorum.

Sevgiyle kalın.

#yaşam_tarzı